Kedi Hırsızı

Yüzüncüyıldaki evden taşındığım gün evi toplarken bir iş için kapıyı açtım. Bir anda kapının önünde beyaz yavru bir kedinin olduğunu farkettim. Apartmanın 8. katınbda kedinin ne işi var diyesiye kediyi eve aldım. Çocuğun teki sokakta buldu getirdi,annesi de eve gelince istemedi attı diye düşündüm heralde. Zaten evi toplamakla meşguldüm, kedicikte evin içinde gezdi durdu. Tam eşyaları topladım,arabaya yükledim evden çıkacağım.Birden aklıma kediyi yeni taşındığım eve götürmek geldi.Ev arkadaşımda Amerika'ya gittiği için yalnız kalmıştım,bana ev arkadaşı olur dedim.Kediciği bir çantaya koyup,arabaya atladım. Yeni eve gelince iner inmez süt alıp kapıda bir kaba koydum.Kedicik karnını doyururken biz de arkadaşlarla eşyaları boşalttık. Hava karardığı için yerleştiremedik. Başka bir yerde kalmaya karar verdim. Giderken kediyi eve koysam belki ertesi gün gelemem,aç kalır diye bahçede bıraktım.Kapıda süt varken nasıl olsa gitmez diye düşünüyordum. Ertesi gün eski evimde bir işim çıktı.Apartmana girdiğimde bütün katlarda asansörlerin üzerinde bir postit olduğunu farkettim "Apartmanda küçük beyaz bir kedi kaybolmuştur.Görenlerin ya da bilenlerin daire 29'a bildirmeleri rica olunur" yazıyordu. Daire 29 eski kapı komşum oluyor.İçimden len kim getirecek kediyi şimdi onca yoldan geri diye geçirdim ve en alt kattaki duyuru kağıdının üstüne bir not düştüm: "Merak etmeyin. Kediniz güvenli ellerde:)" Eski evde işimi halledip yeni evime gittim. Ama geldiğimde kedicik yoktu etrafta. Aradım taradım bulamadım. Benim küçük ev arkadaşım daha ilk günden kaybolmuştu. Bu hikayenin özeti şu: Ya durduk yere bilmeden hem kedi hırsızı oldum üstüne bir de kediyi kaybettim. Kıssadan hissesi de şu: Taşınırken apartmanınızda kapınıza gelen kedileri eve almayın. Alırsanız yeni evinize götürmeyin. Götürürseniz kediciği kapıda bırakıp kaybetmeyin. Bu kadar.

1 yorum:

  1. çok önemli dersler çıkarttım bu anlattığından :))))

    YanıtlaSil